Paris’te romantizm yaşayacağınız yerler


Fransa’nın başkenti Paris, dünyanın en romantik şehirleri arasında gösteriliyor. Özellikle romantik çiftlerin vazgeçilmez durağı olan Paris, misafirlerine çok farklı bir atmosfer sunmaktadır. Peki Paris’e eşinizle ya da sevdiğinizle gittiğinizde hangi mekanlara uğramanız gerektiğini biliyor musunuz? İşte Paris’te romantizm yaşayacağınız 6 farklı nokta…

Montmartre

Aşkın şehri Paris’te romantik bir tepe sizi bekliyor. Montmartre’ın bohem tepesinde yer alan beyaz kilise Sacre Coeur da, adeta koruyucu melek görünümüyle dikkat çekiyor. Sevdiğiniz insanla Sacre Coeur Kilisesi’ni gezip sonrasında önünde bulunan alandan Paris’i panoramik bir şekilde seyredebilirsiniz. Daha sonra ise kendinizi Arnavut kaldırımlı sokakların arasına bırakabilirsiniz.


Ressamlar Tepesi olarak adlandırılan yerde Fransız sanatçıların eserlerine tanık olabilir, restoranlarda Fransız mutfağına ait yemekleri tadabilirsiniz. Burası aynı zamanda birçok romantik filme de ev sahipliği yapmış. Moulin Rouge, Midnight in Paris ve Amelie gibi ünlü ve aşk filmlerindeki bazı sahneler Montmartre’de çekilmiş. Belki siz de bu sokaklarda kendi aşk hikayenizi yazabilirsiniz.


Lüksemburg Bahçesi


Paris’te yazarlara ve sanatçılara ilham olan Lüksemburg Bahçesi, güzelliğiyle ziyaretçilerinde büyük bir hayranlık uyandırıyor. Bu büyük ve bakımlı bahçe sarayı, çeşmesi, çimlerle kaplı alanı, tenis kortları, kukla gösterileri ve yemek köşküyle övgüleri fazlasıyla hak ediyor. Parktaki yeşil ve benekli sandalyelerden birine oturun ve gelen geçeni seyredin. Sonrasında sevdiğiniz kişiyle birlikte elinize bir kahve alın ve sezonun en güzel renkleri ve sesleri arasında keyifli bir gezintiye çıkın. Paris’in şehir merkezinde bulunan Lüksemburg Bahçesi’nde romantizmi üst noktalarda yaşayacağınızdan şüpheniz olmasın.


Angelina


Paris gezilecek yerlerin yanı sıra yeme içme mekanlarıyla da adından sıkça söz ettiren bir yer. İşte bu anlamda size sevdiğiniz kişiyle gidebileceğiniz harika bir yer öneriyoruz: Paris’in en eski çay salonu ya da odası olan Angelina… Burada macarondan kremalı eklere ve tartlara kadar baş döndürücü tatlılar, sizi fazlasıyla mutlu etmeye yeter bile. Ayrıca biraz serin havalarda sıcak çikolatayı yudumlayarak içinizi ısıtabilir, muhteşem dekorda kendinizi Fransız Kraliyet Ailesi’ne mensup biri gibi hissedebilirsiniz.


Versay Sarayı


30 yıldır Dünya Miras Listesi’nde bulunan ve 17.yüzyıl Fransız sanatının en büyük eserlerinden biri olan Versay Sarayı, Paris’te çiftler için çok özel bir mekan. Fransa’nın en seçkin şatolarından biri olan Versay’dan etkilenmemek pek de mümkün değil. Bahçeleri ile görkemli bir hal alan sarayın içinde özellikle Fransa Kraliçesi Marie Antoinette’nin ünlü rezidansını görüp, sarayın tarihini öğrenebilirsiniz. Eğer güneşli bir günde sarayı ziyaret ederseniz, bir sandal kiralayarak suyun üzerinde sevdiğiniz insanla birlikte kürek çekebilirsiniz.


Champ de Mars


Paris’te Eyfel Kulesi olmadan romantizmden bahsetmek pek mümkün değil. Ancak bunun için illa ki kuleye çıkmanıza gerek yok. Paris’te halka açık, büyük ve yeşil bir alan olan Champ de Mars’tan, Eyfel Kulesi dahil şehrin cazip noktalarına tanık olabilirsiniz. Hatta asansöre binip yukarıya çıktığınızda şehri panoramik olarak seyredebilirsiniz. Özellikle hava karardığında romantizm biraz daha üst noktalara çıkıyor. Eyfel Kulesi’nin her saat ışıklarının yanıp sönmesi Paris’e bambaşka bir hava katıyor. İşte bu nedenle de Paris “Işığın şehri” olarak anılıyor.


Seine Nehri


Sadece Paris’in değil, Avrupa’nın en romantik nehirlerinden biri olan Seine Nehri, birçok turistin ilgi odağı halinde. Tertemiz nehrin üzerinde yapacağınız bir tekne turuyla Paris’in önemli noktalarını suyun üzerinden görebilme imkanına sahip olabilirsiniz. Ayrıca Sen Nehri üzerinde bulunan restoran, bar ve cafelerden birine oturarak romantik bir akşam yemeğine katılabilirsiniz.