Dünyada en çok ziyaret edilen saray ve kaleler


Dünyada öyle yerler var ki, sadece sahip olduğu bir yapı bile o yerin ziyaret edilmesinde önemli etken oluyor. Bulunduğu yerin simgesi haline gelen yapılar, böylelikle ülkenin turizmine ciddi katkılar sağlıyor. Birçok gezgin de günümüzde artık seyahat planlarını ülkelerin ya da şehirlerin bu önemli yapılarına bakarak yapıyor. Yoldasın.com dünyanın en çok ziyaret edilen, şehirlerin hatta ülkelerin de simgesi haline gelen kale ve saraylarını araştırdı. İşte ortalama ziyaretçi sayısına göre dünyanın en çok ziyaret edilen saray ve kaleleri…


1) Yasak Şehir (The Forbidden City) Pekin, Çin


Yıllık ortalama ziyaretçi sayısı: 17 milyon 340 bin


Her gün on binlerce kişi Çin’in ünlü tapınağı The Forbidden City yani Yasak Şehir’i görmeye gidiyor. Çin’in imparatorluk sarayı olarak kullanılan bu yapı, başkent Pekin’in kalbinde yer alıyor. 9999 odaya sahip olan bu görkemli saray 1987 yılından beri UNESCO Dünya Kültür Mirasları Listesi’nde bulunuyor. Burası aynı zamanda Fransa’daki Versay, İngiltere’deki Buckingham, Rusya’daki Kremlin ve ABD’deki Beyaz Saray’ın da bulunduğu dünyanın en önemli 5 sarayı arasında gösteriliyor. 720 metrekarelik bir alana sahip kocaman bir yer üzerinde duran saray dünyanın en çok ziyaret edilen sarayı olarak kayıtlara geçmiş. Çin’in tarihinde önemli bir yere sahip olan Yasak Şehir Sarayı’nın en dikkat çeken özelliği ise çok iyi korunarak günümüze kadar ulaşan ahşap bir yapı olmasıdır. 1406 yılında yapımına başlanan saray 1420 yılında tamamlanmış.


2) Grand Palace, Bangkok, Tayland


Yıllık ortalama ziyaretçi sayısı: 10 milyon


Uzak Doğu’nun en çok ziyaret edilen ülkelerinden olan Tayland’ın başkenti Bangkok, görkemli bir tapınağa sahip. Bangkok’ta en çok görülmesi gereken yerlerin başında gelen Grand Palace, şehrin simgesi durumunda. 1782 – 1925 yılları arasında Tai krallarının ofislerinin bulunduğu saray günümüzde de kral ve ailesine ev sahipliği yapıyor. Ayrıca resmi tören ya da kutlamalar için de Bangkok’un kalbinde bulunan Grand Palace tercih ediliyor. Onlarca binaları, tapınakları, geniş holleri, köşkleri ve bahçeleriyle en az yarım gününüzü ayırabileceğiniz muazzam bir yer. Tapınağı ziyaret ederken dikkat etmeniz gereken hususların başında kıyafetleriniz geliyor. Tıpkı Vatikan’daki gibi içeri girerken bazı konularda uyarılar yapılıyor.


3) Versay Sarayı, Paris, Fransa


Yıllık ortalama ziyaretçi sayısı: 9 milyon 530 bin


14. Louis tarafından 1600’lerin sonunda yaptırılan Versay, Avrupa’da diğer monarşilerin kıskançlıkta baktığı bir yer haline geldi. Avrupa’nın en büyük sarayı olan Versay, büyüklüğü, peyzajı ve mimari özellikleriyle mutlaka görülmesi gereken yerler arasındadır. Tarihi bir Fransız şatosu olan saray, günümüzde müze olarak kullanılıyor. Versay’ın sahip olduğu aynalar holünün güzelliğini, avizelerin şıklığını, Marie Antoinette’nin çiçeklerle dekore edilmiş halini dünyada başka hiçbir yerde göremeyeceğinizden şüpheniz olmasın. Ancak sarayın bahçelerine de ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Muhteşem görünümü ve büyüklüğüyle müzeyi gezmeyenlerin bile sıkça uğradığı bir yerdir.


4) Louvre Müzesi, Paris, Fransa


Yıllık ortalama ziyaretçi sayısı: 7 milyon 100 bin


Fransa’nın başkenti Paris’te yer alan Louvre Müzesi, en az şehrin simgesi olan Eyfel Kulesi kadar şöhrete sahip. Dünyanın en büyük ve en ünlü müzesi olan Louvre, 1793 yılından beri misafirlerini ağırlıyor. Öyle ki müzenin tamamını gezmek için en az 2-3 günü ayırmanız gerekebilir. Müze, sanatsal açıdan çok önemli eserlere sahip. Dünyaca ünlü ressamlarının eserlerinin bulunduğu müzede; Yunan, Mısır, İslam gibi birçok önemli dönemin eserlerini görebilmek mümkün. Müzede en dikkat çeken eser ise günümüzde hala sırrı çözülememiş olan Leonardo Da Vinci’nin Mona Lisa’sı… Louvre Müzesi’nde bu eseri de görebilirsiniz. 12. yüzyılın başlarında Fransız kral ve imparatorlarına ev sahipliği yapan Louvre, Paris’e gidenlerin ziyaret etmeden dönmediği yerlerden biri olarak dikkat çekiyor.


5) Kışlık Saray (Hermitage Müzesi) St.Petersburg, Rusya


Yıllık ortalama ziyaretçi sayısı: 5 milyon 200 bin


Rusya’nın en görkemli şehirlerinden olan St.Petersburg, dünyanın en büyük 3 müzesinden birine sahip. Neva Nehri’nin yanında konumlanan ve Barok mimarisinin en güzel örneklerinden biri olan Hermitage Müzesi, tarih boyunca Rusya’nın en önemli yönetim merkezi olan Kışlık Saray olarak bilinmektedir. Günümüzde Avrupa’nın en iyi koleksiyonlarının bulunduğu Hermitage, Rafael ve Titian’ın çalışmalarından Leonardo da Vinci’nin Benois Madonna’sına kadar birçok önemli eser barındırıyor. 1917 yılına kadar halka açılmayan ve sadece saray halkının kişisel sanat galerisi olarak görev yapan eserler bölümü, 1917 Ekim devrimi ile sarayın tamamıyla birlikte müze haline getirilmiş.


6) Londra Kalesi ya da Kulesi (Tower of London), Londra, İngiltere


Yıllık ortalama ziyaretçi sayısı: 4 milyon


İngiltere’nin başkenti Londra’nın tarihi binlerce yıl önceye kadar uzanıyor. Bu şehrin UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmiş 4 yeri vardır. İşte bunlardan biri de Londra Kalesi… Thames Nehri’nin yanına kurulan tarihi kale, Londra’yı korumak ve işgalcileri şehirden uzak tutmak için yapılmıştı. Kalenin en eski yapısı olan Beyaz Kule, 12.yüzyıldan kalma bir eserdir. Kraliyet ailesinin rezidansları olarak hizmet verse de, saray ve hapishane olarak da kullanılmıştır. Günümüzde Londra’ya gidenlerin ziyaret etmeden ayrılmadığı bu tarihi yer, ülkenin de turizm merkezi haline gelmiş durumda.


7) Schönbrunn Sarayı, Viyana, Avusturya


Yıllık ortalama ziyaretçi sayısı: 3 milyon 800 bin


Günümüzde Avusturya’nın en çok ziyaret edilen yeri Viyana’da bulunan Schönbrunn Sarayı’dır. Habsburg Hanedanlığı’nın yazlık sarayı olarak yapılan Schönbrunn, Rococo tarzdaki mimarisiyle 1700’lü yıllardan 1918’e kadar kraliyet ailesine hizmet vermiştir. 1441 odaya sahip olan sarayın en ünlü yeri altın dekorların bulunduğu aynalı odadır. Hatta ünlü isim Mozart 6 yaşındayken ilk konserini burada vermiştir. Saray, yanında bulunan hayvanat bahçesinin yanı sıra muhteşem bahçeleriyle harika bir peyzaja sahiptir. Sarayın içindeki 40 oda ziyarete açıktır. Burası ayrıca Osmanlı-Avusturya Savaşı’na da sahne olmuştur. Savaştan zaferle ayrılan Avusturya’nın kralına ithafen en ideal yazlık saray yeri için Schönbrunn seçilmiş. Sarayın içinde Kraliçe Sisi’nin birçok muhteşem koleksiyonlarına da şahit olabilirsiniz. Misafirler, Türkçe de dahil birçok dilde anlatılan sarayı gezebiliyor.


8) Elhamra Sarayı, Granada, İspanya


Yıllık ortalama ziyaretçi sayısı: 3 milyon 300 bin


Endülüs Bölgesi’nin önemli şehirlerinden biri olan Granada aynı zamanda zengin tarihi ve kültürü ile bölgenin bir aynası durumunda. İslam medeniyetinin uzunca bir süre hakim olduğu yerde yapılar da bu durumdan etkilenmiş. Bunun en önemli kanıtı da Elhamra Sarayı’nda görüyorsunuz. Elhamra Sarayı İslam kültürünün ulaştığı en üst seviyeyi temsil ediyor. Şehrin tepesinde yer alan saray, yeşilliği ile bir cennet bahçesi olarak adlandırılıyor. Süslemeleri, mimarisi ve peyzaj harikası bahçeleriyle ziyaretçilerini büyüleyen Elhamra, İspanya turizminde de önemli bir yer tutuyor. 12. yüzyılda inşa edilen Elhamra Sarayı, 1492 yılında İslam egemenliğinin bölgede son bulmasının ardından sarayın kontrolü İspanya’ya geçiyor.


9) Shuri Kalesi, Okinawa, Japonya


Yıllık ortalama ziyaretçi sayısı: 2 milyon 750 bin


Japonya’nın Naha kentinde bulunan Shuri Kalesi, 400 yıldan fazla bir geçmişe sahip. Kale, Ryukyu Krallığı’nın sarayıydı. 1945 yılındaki Okinawa Savaşı esnasında tamamen yok edilen kale, 1990’lı yılların başlarında tamamlandı. Günümüzde 8 farklı giriş kapısı, bahçeleri ve kırmızı çinilerle döşeli ana holüyle misafirlerinin beğenisini kazanıyor. Burası aynı zamanda kraliyet ailesinin özel odalarına da ev sahipliği yapıyor. Havuzlar, köprüler ve minyatür adalarıyla süslü bahçeler adeta bir görsel şölen sunuyor.


10 ) Prag Kalesi, Prag, Çek Cumhuriyeti


Yıllık ortalama ziyaretçi sayısı: 2 milyon 700 bin


Çek Cumhuriyeti ya da yeni adıyla Çekya’nın başkenti Prag çok önemli eserleri barındırıyor. Bunların başında da Prag Kalesi geliyor. Şehrin tepesinde konumlanan Prag Kalesi günümüzde Çek Cumhuriyeti Cumhurbaşkanına ev sahipliği yapıyor. Ancak kale ülke başkanının hizmetinde olsa da çoğunlukla turistlere açık bir yer. Aslında burası sarayların, dini yapıların ve müzelerin bir arada olduğu büyük bir kompleks. Yapımı 870’lere dayanan kale günümüzde yılda 3 milyondan fazla turisti çekiyor. 753 bin metrekarelik bir alana yayılan Prag Kalesi aynı zamanda dünyanın en büyük kalesi olarak kayıtlara geçmiş.